Okuduğunuz üniversite bütün hayatınız boyunca sizi takip edecek. Üniversite hayatının tek anlamı, dört yıl (veya iki yıl) sonunda kazanacağınız diploma değil. Diplomaya doğru yol alırken size arkadaşlık edecek, size yol gösterecek, ustalık edecek kişilerle, seçtiğiniz üniversitede tanışacaksınız.Bu dört yıl hayatınızı değiştirebilir, hayatınızı belirleyebilir.
ABD’de birçok üniversite değerlendirme/derecelendirme sistemi var. Bu listelere biz de bakıyoruz, sizler de bakıyorsunuz. Her yıl daha fazla sayıda öğrenci, sürecin kolaylaşması dolayısıyla, daha da fazla sayıda üniversiteye başvuruyor. Bunun sonucu olarak her yıl artan miktarda red mektupları yazılıyor. Üniversiteler seçiciliklerini öne çıkarıyorlar, bunu bir prestij göstergesi olarak kabul ediyorlar, ediyoruz.
Okulunuzu seçerken dikkatli olmalısınız:
1-Okulda beraber olacağınız kişilerin sizi zenginleştirebilecek kişiler olması çok önemli. Üniversite camiasının havası, duygusu. Bu havayı araştırın, size uygun olanın peşinde olun. O okulu sizden önce seçmiş öğrencilerle konuşun. Üniversitelerle ilgili web sitelerinde, öğrenci değerlendirmelerini okuyun.
2-Öğrenim sonuçta kişisel bir aktivite. Bir usta-çırak ilişkisi. Size yön verecek, ilham verecek, örnek olacak ustalarınıza yakın olacağınız bir okul seçin. Eğitim alacağınız alandaki profesörleri araştırın. İlgi alanınızda başarılı olan okullara yönelin.
3-Ön lisans için küçük, samimi okullara yönelin, marka arayışınız varsa, bu önceliğinizi yüksek lisansa, doktoraya bırakın.
4-Ziyaret edin. Türkiye’den çok zor biliyorum ama en güzel yöntem bu. Öğrencilerle, öğretim görevlileri ile konuşun. Danışmanlar olarak amaçlarımızdan bir tanesi, Türkiye’deki öğrenciler için bu ziyaret boşluğunu kapatabilmek. Sizler adına okul gezerek, sizler adına sorular sorarak.
Comentários